bozkir.net Bozkir Forum Arsivi 09 Mayıs 2025 - 06:13 *
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular:
Mesaj yazmaya başlamadan önce Forum Kurallarını Okuyunuz.
 
 
Sayfa: [1]   Aşağı git
Gönderen Konu: DTP hakkında kapatma davası  (Okunma Sayısı 4549 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
hasandursun
Kıdemli Üye
****
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 3031


BOZKIRLI OLMAK AYRICALIKTIR.


« : 16 Kasım 2007 - 17:12 »

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, DTP ile ilgili yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Yalçınkaya, DTP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı.


Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, Demokratik Toplum Partisi ile ilgili soruşturmayı tamamladı. Yalçınkaya, DTP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı.Yalçınkaya bir süredir Demokratik Toplum Partisi ile ilgili belge ve bilgi topluyordu. Başsavcılık, davanın iddianamesini Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, bir siyasi partinin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne açılan davalarda, ''ceza davası'' prosedürü izleniyor.

Bu aşamadan sonra Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, raportör görevlendirecek. Anayasa Mahkemesi Heyeti, raportörün ilk inceleme raporundan sonra başvuruda bir eksiklik olup olmadığına bakacak.

Herhangi bir eksiklik bulunmazsa ''tensip tutanağı' hazırlanacak. Bu tutanakta kapatma davası sürecinde izlenecek yöntem belirlenecek. Bu yöntem ile birlikte iddianame ön savunmanın verilmesi için DTP'ye gönderilecek.

DTP, yasal bir aylık süre içinde ön savunmasını vermesi gerekiyor. Bu sürenin uzatılması için yapılabilecek başvuruyu Anayasa Mahkemesi karara bağlayacak.

Ön savunmanın ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, esas hakkındaki görüşünü sunacak. Bu görüş DTP'ye gönderilecek. Daha sonra belirlenecek bir tarihte Yalçınkaya sözlü açıklama, DTP yetkilileri de sözlü savunma yapacaklar.

Bütün bu sürecin ardından, davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak raportör esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Bu işlemler sürerken, gerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı gerekse davalı DTP ek delil veya yazılı ek savunma verebilecek. Raporun Anayasa Mahkemesi'nin 11 üyesine dağıtılmasının ardından, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç bir toplantı günü belirleyecek, üyeler belirlenen günde biraya gelerek kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacaklar.

DTP hakkındaki kapatma davasını, 11 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi Heyeti karara bağlayacak. Asıl üyelerden herhangi birinin bulunmaması veya emekliye ayrılması halinde 4 yedek üyeden en kıdemlileri heyete katılacak. Anayasa'da son yapılan değişiklikle bir siyasi partinin kapatılmasına karar verilebilmesi için nitelikli çoğunluğun oyu aranacak. Buna göre, kapatma kararı için Anayasa Mahkemesi'nin 11 asıl üyesinin en az 7'sinin oyu gerekecek.



AA
Kayıtlı

O'na yar olmuşum O'nun kuluyum
Mazimin yarına giden yoluyum
Hem çağdaşım hem Anadolu'yum
Ne sağda ne de solda gör beni

Ozan Uğur IŞILAK
hasandursun
Kıdemli Üye
****
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 3031


BOZKIRLI OLMAK AYRICALIKTIR.


« Yanıtla #1 : 16 Kasım 2007 - 17:17 »

DTP'yi şoka uğratan iddianame!



DTP'nin temelli kapatılması istemiyle açılan davanın iddianamesinde, “Cezaevinde bulunan bir terör örgütü liderinden aldıkları talimatla kurulduğu" tespitine yer verildi:
16 Kasım 2007 16:08
Yazı boyutunu büyütmek için              
 
Yargıtay Cumhuriyet Başsavlığınca Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) temelli kapatılması istemiyle açılan davanın iddianamesinde, “Cezaevinde bulunan bir terör örgütü liderinden aldıkları talimatların gereğini harfiyen yaparak siyasi parti (DEHAP) kapatıp, yeni bir siyasi parti (DTP) kuran kişilerin terör örgütü ve liderine ne derece bağlı olduklarını kuşkuya yer vermeyecek biçimde ortaya çıkarmıştır” tespitine yer verildi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve 121 sayfalık iddianamede, Anayasa'nın 3. maddesinde yer alan “ülkenin bölünmez bütünlüğü” hükmüne yer verildi ve bunun demokratik yoldan bile dahi olsa değiştirilemeyecek ve değiştirilmesi teklif edilemeyecek hükümler arasında yer aldığı kaydedildi.

İddianamede, siyasi partilerin, “demokratik düzeni bozucu, devletin bağımsızlığını, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü ile hukuk kurumlarına ve devletin demokratik yapısına duyulan güvenin sarsılmasına neden olan tavır sergilemeleri halinde kamu düzenini bozacaklarının tartışmasız olup, bu durumda devletin kendi varlığına yönelen tehditlere karşı önlem almasının demokratik hukuk devleti olmanın gereği” olduğu ifade edildi.

SİYASİ PARTİ KAPATMA NEDENLERİ

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) özelinde uluslararası hukuk yönünden siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin hükümlere yer verilen iddianamede, siyasi partilerin, uluslararası sözleşmelerle korunduğu belirtilerek, siyasi partilere tanınan özgürlüğün kuşkusuz sınırlandıralamayan bir özgürlük olmadığı belirtildi.

Siyasi partilere uygulanacak yaptırımlar arasında siyasi partinin kapatılması yaptırımınında yer aldığı vurgulanan iddianamede, kapatma yaptırımının, bir siyasi partiye uygulanabilecek en radikal yaptırım olması karşısında, bu yaptırımın uygulanabilmesi için belirli koşulların gerçekleşmesinin gerektiği kaydedildi. İddianamede, şöyle denildi:
“Ülkedeki demokratik rejimi tehlikeye sokacak siyasi projesi bulunan ve/veya siyasi amaçlar için gerektiğinde şiddete başvurmayı amaçlayan siyasi parti için kapatma yaptırımı öngörülmesi AİHS'e aykırı değildir. (Emek Partisi/Türkiye kararı). Bir siyasi partinin şiddeti ilke edinmiş, ülke çapında öldürme, bombalama eylemlerini gerçekleştiren ve ülke bazında olduğu gibi uluslararası alanda da terör örgütü olarak kabul edilen bir örgütü açık veya gizli olarak desteklemesi, her platformda bu örgüte meşruiyet kazandırmaya çalışması söz konusu siyasi partinin 'şiddeti' siyasal amaçlarına ulaşmak için benimsediğinin açık kanıtıdır.”

Siyasi parti kapatma yaptırımı ve bu yaptırımın hangi hallerde söz konusu olabileceğinin Anayasa'nın 69. maddesinde düzenlendiği anımsatılan iddianamede, “Anayasa'nın 69/8-9. maddelerinde 'geleceğe yönelik etkiler' içerdiğinden, bu nedenle 'temelli' kapatma kavramı ile de geleceğe yönelik bu etkiler kastedilmiştir. Anayasa'nın 69/11. maddesinde geçen 'kapatılma davaları' ve 149/5. maddesinde geçen 'siyasi partilerin temelli kapatılması veya kapatılması davaları' ibareleri de bu doğrultuda yorumlanmalıdır” denildi.

Kapatma davasına konu edilen eylemlerin işlendiği tarihlerin bir öneminin bulunmadığı, eylemlerin üzerinden ne kadar süre geçse de zamana yayılan bu eylemlerin odaklık boyutunda bir bütünü oluşturdukları belirtilen iddianamede, “Partiyi temsil eden organlarca gerçekleştirilen eylem veya söylemlerin partinin değil, bu kişilerin kendi kişisel görüşleri olduğu açıklanmadıkça ve siyasi parti tarafından da açıkça reddedilmedikçe, bu söylem ve eylemler de partiye isnat edilebilecektir. Bir siyasi parti üyesi olup, yerel yönetimlerde görev alanların eylemleri de o siyasi partinin hedeflediği siyasi projeyi gerçekleştirmek veya ifade etmek amacına yönelikse, siyasi partiye isnat edilebileceği hususunda kuşku bulunmamaktadır” denildi.

Terör örgütünün kurucusu ve elebaşı Abdullah Öcalan'ın yargılandığı, mahkum olduğu ve cezasının infazının İmralı Cezaevi'nde gerçekleştirildiği anımsatılan iddianamede, terör örgütü elebaşı Öcalan'a diğer mahkumlar gibi yasal olarak avukatları ve ailesi ile görüşmesine imkanın tanındığı, ancak avukatlarının görüşmelere ait diyalogları yazılı olarak örgütün güdümündeki yayın organlarında yayınladıkları ve böylece terörist örgüt elebaşının yandaşlarına ve örgütüne talimat vermesine olanak sağlandığı belirtildi.

“ÖCALAN YENİ PARTİ KURULMASI İÇİN TALİMAT VERDİ”

“Yasal bir hakkın kötüye kullanımı” olarak değerlendirilen avukatların eylemleriyle ilgili olarak yasal işlemlerin yapıldığı ifade edilen iddianamede, avukatların görüşmelere ilişkin örgüte yakın gazete ve dergilerde yayınladıkları yazıların incelenmesinde “özellikle DTP ile ilgili ilginç bilgilere” ulaşıldığı kaydedildi.

Terör örgütü elebaşı Öcalan'ın, avukatlarıyla yaptığı 5 Mayıs 2004 tarihindeki görüşmede, “yeni bir parti kurulması talimatını verdiği, kurulacak partinin ismini dahi söylediği” belirtilen iddianemede, terör örgütü elebaşı Öcalan'ın, sonraki görüşmelerinde de hem yeni kurulacak parti ile ilgili hem de o tarihte faaliyette olan DEHAP ile ilgili talimatlarına devam ettiği vurgulandı. İddianamede, terör örgütü elebaşı Öcalan'ın, avukatları aracılığıyla örgüte yönelik yaptığı açıklamalara da yer verildi.

DTP'nin terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'ın emirleri ve direktifleri doğrultusunda kurulduğunun, terör örgütü elebaşı Öcalan'ın kamuoyuna yansıyan açıklamalarıyla açıkça ortaya çıktığı ifade edilen iddianamede, “Kurucuları ve genel başkanı hatta eşbaşkanlık sistemi de dahil olmak üzere DTP'nin kuruluş çalışmalarının tamamen Öcalan'ın direktifleri doğrultusunda gelişip sonuçlandırıldığı açıkça ortaya çıkmaktadır” denildi.

“SİYASİ PARTİ KAVRAMI İLE İLGİSİ YOK”

Bu durumun, 23 Ekim 2004 tarihli Vatan gazetesi ve 26 Ekim 2004 tarihli Star gazetesindeki haberlerle tüm açıklığıyla yer aldığına işaret edilen iddianamede, şöyle devam edildi:

“Siyasi partilerin demokratik siyasi yaşamın vazgeçilmez unsurları olduğu tartışmasızdır. Ancak terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı gibi davranan DEHAP'ın eylemlerinin ulaştığı yoğunluğu dikkate alarak yine PKK ve elebaşısı Öcalan'ın emir ve talimatları ile yeni parti kurulması yoluna gitmek, ulusal ve uluslararası hukuk düzenlerinde öngörülen 'siyasi parti' kavramı ile ilgisi olmayan, demokratik siyasal hayat içerisinde izah edilemeyecek bir durumdur. Hele aldıkları talimat doğrultusunda DEHAP'ı DTP'ye katılmak üzere kapatan siyasi partililerin zaman geçirmeden DTP bünyesinde çalışmalara başlamaları dünya siyaset tarihi yönünden ele alınıp, bağımsızlık, demokratiklik ve hatta etik yönden dahi incelenmesi gereken bir sonuçtur. Cezaevinde bulunan bir terör örgütü liderinden aldıkları talimatların gereğini harfiyen yaparak siyasi parti (DEHAP) kapatıp, yeni bir siyasi parti (DTP) kuran kişilerin terör örgütü ve liderine ne derece bağlı olduklarını kuşkuya yer vermeyecek biçimde ortaya

Hürriyet
Kayıtlı

O'na yar olmuşum O'nun kuluyum
Mazimin yarına giden yoluyum
Hem çağdaşım hem Anadolu'yum
Ne sağda ne de solda gör beni

Ozan Uğur IŞILAK
ayse
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 318


« Yanıtla #2 : 16 Kasım 2007 - 18:22 »

geç açılmış bir dava ...insallah bu teröristlerin oluşturduğu parti bir an önce kapatılır ..hepsinden iğreniyorum bu dtp lilerin hiç birinin suratında meymenet yok allah nurunu bile almış bu kan emicilerin suratından  :evil:  :evil:
Kayıtlı
oktaydemirtas
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 223



Site
« Yanıtla #3 : 16 Kasım 2007 - 19:05 »

Bence de geç kalındı maalesef ama biliyorum ki bu davanın açılmasını duyduktan sonra ab anında ülkemize ''demokrasi nutukları'' okuyacaktır ve bunun ardından muhtemelen devlet politikası olan ab den de vazgeçilemeyeceği için dava uzayıp gidecektir.Unutmayalım ki İspanya'daki terör örgütü eta nın partisi olan batasuna nın kapatılması liderlerinin tutuklanması olayına abnin desteği büyüktü.En kısa sürede meclisimiz mikroplardan arınır inşallah
Kayıtlı

Ağladım her yerde hep ah eyledim,Gördüğüm her kul için dostum dedim.Herkesin zannında dost oldum ama,Kimse talip olmadı esrarıma.
EFECE
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 258


Site
« Yanıtla #4 : 16 Kasım 2007 - 22:09 »

arkadaşlar kapanınca ne olacak silahlarını alıp daga çıkacaklar recep tayyip erdoganın dedigi gibi ayriyeten kapatılınca dtplilere ilgi artacak yani sempati kazanacaklar milletvekilligi dokunulmazlıgı var o zaman herkesinkini kaldıracaklar bence haksızlık eger türkiyede yaşıyorlarsa ve tc kimligini kullanıyorlarsa herkes eşittir sakın beni yanlış anlamayın ama ben herkesin eşit olmasını istiyorum mesela abdullah gülün eşinin köşke başörtülü girmesi yanlış neden???
üniveristedeki arkadaşalrım neden giremiyorda o giriyor eşitlik istiyorum her yerde ayriyeten şunuda belirtiyim ben akpliyim ve gençlik kollarındayım ama dogruya dogru
Kayıtlı
oktaydemirtas
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 223



Site
« Yanıtla #5 : 16 Kasım 2007 - 23:23 »

Alıntı sahibi: "EFECE"
arkadaşlar kapanınca ne olacak silahlarını alıp daga çıkacaklar recep tayyip erdoganın dedigi gibi ayriyeten kapatılınca dtplilere ilgi artacak yani sempati kazanacaklar milletvekilligi dokunulmazlıgı var o zaman herkesinkini kaldıracaklar bence haksızlık eger türkiyede yaşıyorlarsa ve tc kimligini kullanıyorlarsa herkes eşittir sakın beni yanlış anlamayın ama ben herkesin eşit olmasını istiyorum mesela abdullah gülün eşinin köşke başörtülü girmesi yanlış neden???
üniveristedeki arkadaşalrım neden giremiyorda o giriyor eşitlik istiyorum her yerde ayriyeten şunuda belirtiyim ben akpliyim ve gençlik kollarındayım ama dogruya dogru


Efe kardeşim parti kapatılınca dağa çıkar sözün çok doğru buna katılıyorum ancak unutulmaması gereken bir şey var ki teröristin dağdakinden değil şehirde hele de mecliste olanından kork,çünkü ona ''dokunamazsın'',''renklilerinden'' 1 de pasaport alır ister Irak'ın kuzeyine gider isterse ab,abd.Ama şu da unutumamalı ki o haddini bilmeyen kişiler bu milletin vekili olduğu gibi memurudurlarda.O yüzden devlet için millet için çalıştıklarını unutmasınlar.
Türkiye'de yaşıyor ve TC kimliği varsa herkes eşittir demişsin doğru,eğer vatanını milletini seviyorsa elbette eşittir ancak başkası adına başka çıkarlar için çalışıyorsa kusura bakma ben öyle eşitliği kabul edemem.Ayrıca TC kimliği var deyip ''bırakalım,ne yaparsa yapsın,vekil zati'' dersek iyice cesaretlendiririz.Aklın yolu 1'dir bu parti doğu için ne yaptı,iş sağladı da katkıda bulundu?Ben hiç bir projelerini duymadım,ya siz?
Kayıtlı

Ağladım her yerde hep ah eyledim,Gördüğüm her kul için dostum dedim.Herkesin zannında dost oldum ama,Kimse talip olmadı esrarıma.
yasura
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 17


« Yanıtla #6 : 16 Kasım 2007 - 23:41 »

dtp konusu çok geç kalınmış bir konu bizim sayın başbakanımız demokrasi için bazen o kadar çok taviz verdiriliyorki biride onlardan biri olan dtp denen şerefsizlerin toplulugu.ark bunlar parti kapatılmakla çözülmez bunları yargılamak şart bu sefer avrupa insan hakları çıkar kesin karşımıza ama o insan hakları bizim şehitlerimiz ve gazilerimiz içn hiç birsey demiyor. Dış dünya ne düşünür bizi ilgilendirmez bazen öyle nokta olurki bıçak kemige dayandıgı noktada işte buda onlardan biri artık yeter bence ülke için ne gerekiyorsa o yapılmalı adamları dünyaca pkk itleri ile baglantısı var neden bu kadar geç kalındı adalet bakanlıgı uyuyo hale ama ismail türüt bi şarkı yaptı mesala kültür bakanlıgı yasakladı bu işler böyle yürümez.Türkün türkten başka dostu yoktur..
Kayıtlı
EFECE
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 258


Site
« Yanıtla #7 : 17 Kasım 2007 - 08:28 »

türkün türkten başka dostu yoktur katılıyorum kardeş
Kayıtlı
dogukan42
Aktif Üye
**
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 520


« Yanıtla #8 : 21 Kasım 2007 - 03:00 »

bu şerefsizler aynı  kel aynak kuşuna benzerr elde tükense bizde tükenmez...
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
 
Gitmek istediğiniz yer: