bozkir.net Bozkir Forum Arsivi 03 Mayıs 2025 - 17:39 *
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular:
Mesaj yazmaya başlamadan önce Forum Kurallarını Okuyunuz.
 
 
Sayfa: [1]   Aşağı git
Gönderen Konu: Bozkır'da son 1 Mayıs  (Okunma Sayısı 2404 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
tekbasina
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 476


yalınızadam


Site
« : 09 Mayıs 2008 - 11:17 »

 Bir sabah kalkınca köyün her tarafı oraklı çekiçli bayraklarla donatılmış, pos bıyıklı adamların resimleriyle doluydu. Bunun yanında okulun önünde iki kavak arasına gerilmiş iplerde kocaman kocaman insan resimleri, oraklı çekiçli bayraklar yanlarında hediye paketleri gibi sarılmış paketler (Bombalı paketmiş) bunlara hiç anlam veremiyordum.

Görünüşe bakılırsa ortalık sanki bayram yeriydi. Ama 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramına daha 19 gün vardı. Herkes onlara bakıyor bende bakıyordum. Öğretmen yanımıza geldi bana bu adamları adını biliyor musun diye sordu.
—Öğretmenim bunlar niye asılmış bu gün ne var dedim
Öğretmenimiz okulun arkasına kalan dağın bağrına kocaman harflerle “1 MAYIS” yazan yazıyı işaret ederek tekrar yine posterleri soruyordu:
—Öğretmenim bu pos bıyıklı adamları tanımıyorum bunlar ATATÜRK’e hiç benzemiyor Okuldaki Alparslan, Fatih,Yavuz vs resimlerine de dedim.
Aslında etrafdan duyduğum kadarıyla biraz tanıyordum ama fazla sempatik gelmemişlerdi ki kötüduygularımı öğretmenimikırmamak için söylemiyordum.Bu arda Üstün ağabeyimde yanımıza gelerek öğretmenimize;
—Bunların hepsi haini! dedi.
Öğretmen bu cevabımdan hoşlanmayarak bizim kulağımızı çekip hırpaladı. Abim hemen koşup kahvedeki babama durumu söyledi. O da bize dersinize girin dedi. Her tenefüste tümöğrenciler pankartlara bakarak ERNESTO Marşı diye bir şey söylüyorlardı.Ders bitmiş arkadaşlarla eve giderken babam tam köprübaşında elimden tutu ama birini bekliyor gibiydi. Öğretmenimiz tam köy meydanına gelince önüne geçerek:
—Söylermisin HOCA! resimdekiler kim? dedi
Öğretmen korkudan bayılacaktı. Yüzü sapsarı kesildi. Benzi soldu. Kısık ve titrek bir sesle:
Lelin, Stalin, Mao, Ernesto Çhe, Deniz Gezmiş, Mahir Çayan vs diye saydı. Babam hiddetle:
—Ulan çocuklara bunları öğreteceğinize Atatürk’ü, Fevzi Çakmak’ı Kazım Karabekir’i, Fatih’i, Yavuz’u, Alparslan’ı öğretsenize! Söyle bunlar bu Millet için ne yaptılar ha!
Köylününde araya girmesiyle olay kapatıldı ama babam söylene söylene bizimle birlikte eve döndü ve bize usul usul “1 MAYIS” ı anlattı. “İşçi ve Köylü Bayramı” imiş ama bunların yaptığıyla fazla örtüşmüyordu.

12 Eylül Darbesiyle artık bu tür manzaralar köyümüzde bir daha yaşanmadı.

-“Hocam eskiler eskide kaldı bu gün bunları hatırlatmanın ne manası var” diye sorarsanız, son günlerde gündemi işgal eden yegane konu budur. Yok Taksim de olsun yok şurada vs fakat gözden kaçırılan önemli bir ayrıntı var ki son yıllarda “1 MAYIS” lar düzenlendiği alanların cam çerçeve ne varsa indirilen arabaları yakılan yasadışı terör örgütlerinin gösteri platformuna dönüşmüştür ancak bu olaylar öyle masum hane sunuluyor ki hayretle izliyorum. Amaç üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olunca ülkemizde hep böyle oluyor. Ben bu yazıyı yazarken gözüm internette İstanbul’daki 1 Mayıs kutlama rezaletini izliyorum.

Şimdi sizlere Güney Dergisinin 1 Mayıs'lar ve Türkiye başlıklı yazısından kesitler yorumsuz olarak sunuyorum. “Bugün Kürt ulusu ve ezilen milliyetler üzerinde yoğun bir asimilasyon ve soykırım uygulanıyor. Çeşitli uluslardan işçiler ve emekçiler arasına şovenist-ırkçı düşmanlıklar ekiliyor. Bir yandan Kafkas ve Balkanlarda ulusların yok edilmesini silah olarak kullanan Türk egemen sınıfları, öte yandan ülkemizde tüm milli azınlıkların haklarını yok ve inkar etmeye çalışıyor. İşçi sınıfının sarı-revizyonist sendikal önderlikleri de bunları görmemezlikten gelerek, enternasyonal dayanışma ruhunu ekmeyerek Türk şovenizmine hizmet ediyorlar.
Bugün işçi sınıfının görevi, 1 Mayıs'ları devrimci geleneğine uygun bir tarzda kutlamaktır. Görev emperyalizmin tüm gürültülerine rağmen işçi sınıfının iktidarı olan sosyalizmin propagandasını yapmaktır. Görev, tüm milliyetçi ve şoven düşüncelere karşı enternasyonal proletaryanın birliğini savunmaktır. Görev her türlü örgütlenme, propaganda ve eylem özgürlüğünün alınmasıdır. Görev, işyerlerinde sarı sendika ve patronun ajanlarını dıştalayacak olan grev ve mücadele komitelerini oluşturmaktır.

Yine Yılmaz Güney'den yapacağımız bir alıntıya dikkat çekiyorum “Bugün, gerek ulusal ve gerekse uluslararası planda Marksist-Leninistlerin en önemli görevleri, burjuva düşüncesinin ve onun işçi sınıfı içindeki uzantısından başka bir şey olmayan oportünizmin her türüyle mücadele etmek, işçi sınıfının bilimsel sosyalizmin öğretileriyle donanmasını sağlamak, Marksizm-Leninizmin granit gibi sağlam ilkeleri üzerinde yükselen gerçek sınıf partilerini, proletarya devrimine önderlik edebilecek güçlü komünist partileri bütün yönleriyle inşa etmek, krizin etkisiyle daha büyük sayıda kavga alanlarına atılan sömürülen kitlelerin mücadelelerini, emperyalizme, artan emperyalist savaş tehlikesine ve bizzat kapitalist düzenin kendisine karşı yöneltmektir." (1 Mayıs 1984'de MAYIS imzasıyla yayınlanan bildiriden - Siyasi Yazılar Sf. 185)

Sonuç olarak halkımıza sunulan masum hane bir eylem olmamasının yanında 1 Mayıs 1977 yılı taksimde 34 insanımızı öldüren canileri ve bu tür cinayetleri şiddetle kınıyorum. Tüm alınteri karşılığında çalışan işçi ve emekçilerimizin 1 Mayıs’ını tebrik ediyorum.

Bu tür günlerin kavga yerine kırda ve büyük parklarda yapılacak piknik türü etkinliklerle kansız copsuz kutlanmasını istiyorum. Bakınız 6 Mayıs Konya’da her yıl HIDIR-ELLEZ kutlamaları KOZAĞAÇ PARKINDA yapılıyor her kesimden insan orada pilavını yer mangalını yapar konuşmaları konserleri dinler evine gider 1 Mayıs’ı da bu şekilde kutlaya biliriz.

Lütfen sağduyu ile hareket edelim. Bu ülkede işçisi, memuru, patronu, köylüsü beraber yaşıyoruz. Provakatörlerin oyununa gelmeyelim.

muammertunahan@hotmail.com

Not : Bu yazım www.bozkirpostasi.com.tr haber portalından alınmıştır
Kayıtlı

yuo tube tekbasina42
mehmetkeles
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 40


« Yanıtla #1 : 09 Mayıs 2008 - 22:14 »

Okumuş çocuklar belli ,okumuş ama cahillik dersine katılmışlar. (-tokat)halen cahilane davranışlara devam ediyorlar.1 mayıs ta bunu yine gösterdiler.İşçi bayramı 1 mayıs hı hı hı...acaba kaç tane işçi ordaydı.Ülkeye zarar vermek isteyenlerden başka kim vardı.Yazıklar olsun bu ülkeye zarar verenlere.....
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
 
Gitmek istediğiniz yer: