bozkir.net Bozkir Forum Arsivi 26 Nisan 2025 - 22:12 *
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular:
Mesaj yazmaya başlamadan önce Forum Kurallarını Okuyunuz.
 
 
Sayfa: [1]   Aşağı git
Gönderen Konu: Peygamber efendimizin etrafinda pervane olan gencler  (Okunma Sayısı 4538 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
gurbet
Ziyaretçi
« : 30 Haziran 2007 - 00:42 »

Yüce Peygamberimiz (a.s.) bir hadislerinde, "Size hayırlı gençleri tavsiye ederim. Çünkü, onların kalbi daha incedir. Allah beni doğrulukla ve müsamahayla gönderdi. Bana gençler yanaştı, ihtiyarlar muhâlefet etti" buyurdu ve şu mealdeki âyeti okudu: "Zaman uzadı da kalpleri katılaştı. Onların çoğu fâsıktırlar." (Hadîd Sûresi: 16)
Gerçekten de bu hadis çok büyük bir gerçeği ifâde etmektedir. Peygamberimizin etrafında Mekke ve Medineli gençler pervane olmuş, ihtiyarlar ise karşı çıkmış, onun dâvâsını yok etmeye çalışmıştır.
Erkekler içinde ilk Müslüman olma şerefine erişen Hz. Ali (r.a.) Efendimiz, henüz 10 yaşındaydı. Bir gün sahabîler içinde Resulüllah, hicrete ve savaşa mâruz kaldığında, kendisini kimin koruyacağını sormuştu. Hz. Ali, "Ben korurum" diye haykırdığında 12 yaşında bir gençti.
15 yaşında Müslüman olan Zübeyir bin Avvam, "Her peygamberin bir havarisi (yardımcısı) vardır. Benim de havarim Zübeyir'dir" müjdesine nâil olan bir genç olarak bütün hayatını İslâma hizmet yolunda geçirmişti. Yine onunla, genç yaşta İslâmla şereflenen Talha bin Ubeydullah için Peygamberimiz (a.s.m.), "Talha ve Zübeyir, Cennette benim komşularımdır" buyurmuştur.
Müslüman olduğunda genç yaşta baba ocağından ayrılmak zorunda kalan Ebû Ubeyde bin Cerrah (r.a.), Yüce Peygamberimizin (a.s.m.) "Her ümmetin bir emini vardır. Bu İslâm ümmetinin de emini Ebû Ubeyde bin Cerrah'dır" iltifâtına mazhar olmuş ve Yemenliler İslâmiyeti öğretecek bir kişiyi istediklerinde Peygamberimiz tarafından Yemen'e gönderilmiştir.
19 yaşında İslâmla şereflenen cevvâl bir genç olan Sa'd bin Ebî Vakkas (r.a.), tam bir îman eri ve İslâm fedâisiydi. Uhud Savaşının en hararetli zamanında Peygamberimizin etrafında etten bir sur ören sahabîlerden biri olan Sa'd bin Ebî Vakkas, "At Sa'd, at! Annem babam sana fedâ olsun" şeklinde iltifât-ı Peygamberîye mazhar olmuştur.
Said bin Zeyd (r.a.), 19-20 yaşlarında iken hanımıyla birlikte Müslüman olmuş, bütün ömrünü İslâmın yayılmasına vakfetmişti.
Her biri destansı bir hayat yaşayan Mus'ab bin Umeyr, Abdullah ibni Ömer, Enes bin Mâlik, Muaz bin Cebel, Üsâme bin Zeyd, Bera bin Azib de, genç yaşta Müslüman olup, Resulüllahın etrafından ve emrinden ayrılmayan, İslâm fedâisi delikanlılardı.
Gençler Kâinatın Efendisine koşarken, onların bazısının anne ve babaları, çocuklarının İslâmdan vazgeçmeleri için baskı ve işkence yapıyorlardı.
Yüce Peygamberimiz, bu hadisleriyle hem tarihî bir tesbit yapıyor, hem de dinî hizmetlerin motor gücünü gençlerin meydana getireceğini haber vermiş oluyordu. Çünkü, "onların kalbi daha incedir" ifâdesi, gençlerin yenilikleri ve güzellikleri kabule daha yatkın olduğunu, yaşlıların ise eski bilgi ve alışkanlıklardan zor kurtulacaklarını ortaya koyuyor.
Bu hadis gençlere de bir uyarı niteliğindedir. Sanki Resulüllah, "Ey gençler! Sizin kalbiniz iyiyi ve doğruyu kabul etmeye yatkındır. O halde bu çağı iyi değerlendirin. İyi ve güzel olanları öğrenin ve yaşayın. Gençler benim etrafımda pervane oldu. Siz de İslâm dâvâsının fedâileri olun" demektedir.
  Nitekim, "Her çocuk (İslâm) fıtratı üzerine doğar. Sonra anne ve babası onu Yahudi, Hıristiyan veya müşrik yapar" (Tirmizi, Kader: 5) şeklindeki hadis, insanın dünyadaki menfî etkilenmesini açıklamaktadır. Bir bakıma, çocukluğa yakın olan insan daha saf ve berrak, dünyada daha fazla duran ve ölüme yaklaşan ise karışık ve günahkârdır. Ancak bu durum, İslâmın güzelliklerini bilmeyen ve yaşamayanlar için geçerlidir. Yoksa, hayatını Allah'ın dinine göre düzenleyen ve onun yayılması için çalışan kimseler, yaşlandıkça yükselir ve gelişirler
Kayıtlı
menzilli
Süper Aktif Üye
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1755



« Yanıtla #1 : 30 Haziran 2007 - 20:24 »

Allah razı olsun..gurbetim..emegine saglık..(Annem babam sana fedâ olsun yarasulallah.) bu sözü gönülden söyliyebilen gençlerden oluruz inşallah..
Kayıtlı

BİR SEVDAM VAR..ONUN İÇİN BURDAYIM...
kOnyali_42
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 278


« Yanıtla #2 : 30 Haziran 2007 - 21:06 »

gurbet çok güzel bir yazı paylaşım için teşekkürler eline sağlık Cheesy
Kayıtlı
cereyanci
Aktif Üye
**
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 540


Site
« Yanıtla #3 : 30 Haziran 2007 - 22:14 »

gurbet  kardeşim devamını beklerız ellerine sağlık bızım tarıhımızde  zaten sureklı genç nufuslar kılıt rol oynamıştır
Kayıtlı
gurbet
Ziyaretçi
« Yanıtla #4 : 02 Temmuz 2007 - 00:12 »

Alıntı sahibi: "menzilli"
Allah razı olsun..gurbetim..emegine saglık..(Annem babam sana fedâ olsun yarasulallah.) bu sözü gönülden söyliyebilen gençlerden oluruz inşallah..


insaallah ablacim insaallah
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
 
Gitmek istediğiniz yer: