bozkir.net Bozkir Forum Arsivi 23 Nisan 2025 - 16:00 *
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular:
Mesaj yazmaya başlamadan önce Forum Kurallarını Okuyunuz.
 
 
Sayfa: [1]   Aşağı git
Gönderen Konu: ceddimizde ki sorumluluk duygusu  (Okunma Sayısı 4578 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
cokey
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 70


« : 30 Haziran 2007 - 08:42 »

ÇÖZÜM ÜRETEN SORUMLULUK DUYGUSUDUR...

Bir Mimar Sinan eseri olan Şehzadebasi Cami'nin 1990'lı yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, caminin restorasyonu sırasında yaşadıkları bir olayı tv'de şöyle anlatmıştı.

Cami bahçesini çevreleyen havale duvarında bulunan kapıların üzerindeki kemerleri oluşturan taşlarda yer yer çürümeler vardı. Restorasyon programında bu kemerlerin yenilenmesi de yer alıyordu.
Biz inşaat fakültesinde teorik olarak kemerlerin nasıl inşaa edildiiini öğrenmiştik, fakat taş kemer inşaası ile ilgili pratiğimiz yoktu.
Kemerleri nasıl restore edeceğimiz konusunda ustalarla toplantı yaptık. Sonuç olarak kemeri alttan yalayan bir tahta kalıp çakacaktık. Daha sonra kemeri yavaş yavaş söküp yapım teknikleri ile ilgili notlar alacaktık ve yeniden yaparken bu notlardan faydalanacaktık.
Kalıbı soktuk. Sökmeye kemerin kilit taşından başladık.
Taşı yerinden çıkardığımızda hayretle iki taşın birleşme noktasında olan silindirik bir boşluğa yerleştirilmiş bir cam şişeye rastladık. Şişenin içinde dürülmüş beyaz bir kağıt vardı. Şişeyi açıp kağıda baktık. Osmanlıca bir şeyler yazıyordu. Hemen bir uzman bulup okuttuk. Bu bir mektup idi ve Mimar Sinan tarafından yazılmıştı.
Şunları söylüyordu. "Bu kemeri oluşturan taşların ömrü yaklaşık 400 senedir. Bu müddet zarfında bu taşlar çürümüş olacağından siz bu kemeri yenilemek isteyeceksiniz. Büyük bir ihtimalle yapı teknikleri de değişeceğinden bu kemeri nasıl yeniden inşaa edeceğinizi bilemeyeceksiniz. İşte bu mektubu ben size, bu kemeri nasıl inşaa edeceğinizi anlatmak için yazıyorum.” "Koca Sinan mektubunda böyle başladıktan sonra o kemeri inşaa ettikleri taşları Anadolu’nun neresinden getirttiklerini söyleyerek izahlarına devam ediyor ve ayrıntılı bir biçimde kemerin inşaasını anlatıyordu.
Bu mektup bir insanın, yaptığı işin kalıcı olması için gösterebileceği çabanın insan üstü bir örneğidir.
Bu mektubun ihtişamı, modern çağın insanlarının bile zorlanacağı taşın ömrünü bilmesi, yapı tekniğinin değişeceğini bilmesi, 400 sene dayanacak kağıt ve mürekkep kullanması gibi yüksek bilgi seviyesinden gelmektedir. Şüphesiz bu yüksek bilgiler de o koca mimarin erişilmez özelliklerindendir.
Ancak erişilmesi gerçekten zor olan bu bilgilerden çok daha muhteşem olanı 400 sene sonraya çözüm üreten sorumluluk duygusudur...
Kayıtlı
efe
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 269


« Yanıtla #1 : 30 Haziran 2007 - 08:52 »

bir osmanlı mimarisinden yine güzel bir çözüm
Kayıtlı
mehmetbasaran
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 430


« Yanıtla #2 : 30 Haziran 2007 - 08:59 »

ejdadını tanımayan bir mileet olduk ne oluyor bizlere.1000 yıllık osmanlı 80 yıllık cumhureyet dünyanın agabeyi osmanlı .osmanlıdan örnek almayan cumhuriyet birde 75 milyonluk türkiye orta dogunun babaşkenti olmayalayık.
Kayıtlı
Pessimist
Süper Aktif Üye
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1260


Pessimist Sytle


Site
« Yanıtla #3 : 30 Haziran 2007 - 09:16 »

Çok Güzel Ya Atamızla Ne kadar Gurur Duysak Azdır...
Kayıtlı

Susuz çölde inci ßulsan damla arar gözlerin...

Ahvalim suskun , Dokunan ßana Mendil Tutsun...
cokey
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 70


« Yanıtla #4 : 30 Haziran 2007 - 09:25 »

gurur duyma konusunda başarımıza diyecek yok ama bence gurur duymanın ötesinde atalarımızın geldiği noktayı daha ileriye taşımamız lazımken biz yerimizde dahi sayamıyoruz...
Kayıtlı
mehmetsayin
Süper Aktif Üye
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1298



« Yanıtla #5 : 27 Ekim 2007 - 19:02 »

1526'da (Mohaç'a giden) 200.000 kişi, ekilmiş tarlalara ayak basmadan ve tek bir ot koparmadan imparatorluğun Rumeli yakasını bir baştan bir başa geçmiştir.24

Fransız Yazar J. Michelet
Kayıtlı

Dostlukların kurulması zor Kalplerin kırılması kolay
M. Sayın

Toplumsal hayatta en yararlı erdem hoşgörüdür. Dale Carnegie

İnsanların renkleri ayrı olsada göz yaşları aynıdır
Sayfa: [1]   Yukarı git
 
Gitmek istediğiniz yer: