ozkocpen
Yeni Başlayan
Çevrimdışı
Mesaj Sayısı: 422
|
 |
« : 13 Kasım 2007 - 14:35 » |
|
> > Musa Aleyhisselam bir gün: > > "Ya Rabbı, Cennet'te benim komşum kim olacak, bana bildir de gidip > onunla > > görüşeyim," dedi. > > > Musa Aleyhisselama şöyle vahiy geldi. "Falan beldeye git! > Orada·çarşının > > başında bir kasap > > dükkanı var. O dükkanın sahibi olan kasabı gör! O veli bir > > kulumdur. Yalnız bilesin ki, onun çok > > önemli bir işi vardır. Çağırırsan gelmez. İşte o senin cennetteki > > komşundur." Musa Aleyhisselam > > hemen bildirilen yere gitti. Kasabı buldu ve ona : "Ben sana > > misafir geldim", dedi. Kasap Musa > > Aleyhisselami tanımıyordu. Ona "Hoş geldin" deyip bir kenara > > oturttu. Dükkandaki işi bitince de > > alıp evine götürdü. Evinin baş kösesine oturtup çok ikramda > > bulundu. > Musa > > Aleyhisselam, ev > > sahibini dikkatle takip ediyordu. Ev sahibi kasabın ocakta çömlek > içinde, > > et pişirdiğini gördü. > > Et pişince çömlekteki eti küçük küçük parçalara ayırdı. Bunları > > bir > tabağa > > koyup, bir kenara > > bırakti. Sonra bir et parçası daha çıkartıp, onu da misafiri Musa > > Aleyhisselam'a ikram ederek > > dedi ki: "Benim önemli bir işim var. Sen beni bekleme yemeğini > > ye"! > Sonra > > da yanından ayrıldı. > > Önemli bir isim var deyince, Musa Aleyhisselam, önemli işi nedir > > diye merak etti ve gizlice kasabı > > takip etti.. Kasap Musa Aleyhisselam'in yanından ayrıldıktan > > sonra, yandaki odaya geçti. Duvarda > > asılı duran büyük bir zembili indirdi. Zembilde çok ihtiyar, > > mecalsız > bir > > kadın vardı. Kadına küçük > > küçük parçaladığı etleri yedirdi. Karnını güzelce doyurduktan > > sonra, altındaki kirlenmiş bezleri aldı > > yerine temizlerini koydu. Sonra kirli bezleri yıkayıp astıktan > > sonra ellerini yıkayıp Musa Aleyhisselam'in > > yanına geldi, Daha yemeğe başlamadığını gören kasap sordu. "Niçin yemeğe > > başlamadınız"? Musa > > Aleyhisselam "Sen bana zembildeki sırrı söylemedikçe bir lokma > > bile > yemem" > > . Dedi. "Mademki merak > > ettin anlatayım": Ey misafir, bu zembildeki benim yaşlı annemdir. > > Çok yaşlı olduğu için takatten düstü. > > Evde bakacak başka kimsem de yok. Evleneceğim, fakat hanımım > > annemi incitir, onu üzer diye evlenemiyorum. > > İşe gittiğimde herhangi bir hayvanın kendisine zarar vermemesi > > için onu > > gördügün gibi bir zembile koydum. > > Her gün gelip iki ögün yemek yediriyorum. Diğer hizmetlerini de > > görüp gönül rahatlığıyla işime gidiyorum. > > Bunun üzerine Musa Aleyhisselam dedi ki: "Ancak anlamadığım bir > > şey daha > > var. Sen annene yemek yedirip > > şu içirdikten sonra, dudaklarını kıpırdatıp birşeyler söyledi, sen > > de > AMIN > > dedin. Annen ne söyledi ki amin dedin ? " > > > Annem, her hizmet edişimde "Allah seni Cennette Musa > > Aleyhisselam"a komşu eylesin diye dua eder. Ben, > > hiç ihtimal vermediğim halde, bu güzel duaya amin derim. Ben kimim > > ki, O > > büyük Peygamberle komşuluk edebileyim. > > Onunla komşuluk edebilecek ne amelim var ki? O zamana kadar kim olduğunu > > saklayan Musa Aleyhisselam, buyurdu ki : > > "Ey Allahın sevgili kulu, ben Musa'yım. Beni sana Allah-u Tealâ > gönderdi. > > Annenin rızasını kazandığın için Cennet-ı > > Â'lâyi ve orada bana komşu olmayı kazandın". Kasap hemen kalkıp > > Musa Aleyhisselamın elini öptü ve sevinç içinde yemeğini > > yedi. Allah-u Tealâ sizleri ""ANNE şefkatinden mahrum etmesin ve > > ANNE bedduasından uzak kılsın. " AMİN
|