bozkir.net Bozkir Forum Arsivi 19 Nisan 2024 - 20:39 *
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular:
Mesaj yazmaya başlamadan önce Forum Kurallarını Okuyunuz.
 
 
Sayfa: [1]   Aşağı git
Gönderen Konu: beyler hanımların sitemlerini niçin hoş görmeli?  (Okunma Sayısı 1598 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
PINAR
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 165


« : 10 Mart 2009 - 14:53 »

BEYLER HANIMLARIN SİTEMLERİNİ NİÇİN HOŞGÖRMELİ?
Evde zaman zaman tartışmalar oluyor, bundan ciddi şekilde de huzursuzluk duyuyordu. Gerçi kendisi bu tartışmalarda sessiz kalmıyor, diline geleni de hanıma söylemekten çekinmiyordu. Ama yine de tatmin olmuyor, büyük bir haksızlığa uğradığını düşünüyordu. Hatta bunun, halife Hazreti Ömer’e şikâyeti gerektirecek bir durum olduğuna da inanıyordu.

Yine bir gün aynı şekilde bir tartışmaya girince aklına koyduğunu hemen tatbik etmek isteyerek doğruca halifenin evinin yolunu tuttu. Maksadı belliydi. Hanımın bu huysuzluğunu bir bir anlatacak, böylece halifeden gelen ceza tavsiyesini hem de olanca şiddetiyle evde uygulayacaktı.

İşte bunun için gelmişti halifenin kapısına kadar. Ancak o sırada garip şeyler oldu. Evden sesler geliyordu. Kulağını ister istemez kabartınca durumu anlamakta gecikmedi. Halifenin hanımı da tıpkı kendi hanımı gibi sözler söylüyor, halifeye sitemler yağdırıyordu. Herkesin titrediği koskoca halife Hazret-i Ömer ise bunları sessizce dinliyor, yer yer cevaplar veriyor; ama asla kızmıyor, kızma gereği de duymuyordu. Durumu anlayınca vazgeçti kendi hanımını şikâyetten. Tam geriye dönmek üzere iken, açılan kapıdan halifenin sesi duyuldu:

– Ey Allah’ın kulu, nereye gidiyorsun, ben buradayım, gel meselen ne ise sor.

– Şey.. dedi. Şeyi söyleyecektim de.

– Neyi söyleyeceksen söyle, çekinme.

İster istemez açmak zorunda kaldı meselesini:

– Ben hanımımı şikâyete gelmiştim, gördüm ki senin hanımın da tıpkı benimki gibi sözler söylüyor, sitemler yağdırıyor. Sen ses çıkarmıyor, geçiştiriyorsun. Bunun için ben de vazgeçtim şikâyetten. Geri dönüyorum.

Burada hanımın hakkını açıklama gereği duyan halife, şöyle izah etti durumu:

– Bak, dedi bu hanımın bana olan iyilikleri, hizmetleri, sabır ve tahammülleri öylesine çok ki, bazen yaratılıştan gelen bu hissîliklerine karşılık verip de kızmak gelmiyor içimden.

Bundan sonrasını da şöyle sıraladı, Hazret-i Ömer:

– Benim evimi o bekliyor, o temizliyor, yemeğimi o hazırlıyor, çamaşırımı o yıkıyor, çoluk çocuğuma o bakıyor. Daha sayamayacağım nice hizmetleri ve iyilikleri bırakmıyor ki onun yaratılıştan gelen hissîliklerine kızıp da kırıcı şekilde karşılık vereyim, kusuruna bakayım, yuvamın huzurunu bozayım.

Bu açıklamalar şimşekler gibi çaktı beyninde. Düşünmeye başladı. Şimdi geriye iyice dönmüş, söylenerek gidiyordu evine:

– Ben Hazret-i Ömer’den daha büyük biri olamam. O öyle davranıyor, bana ne olmuş ki, ben alınıyor, ille de karşılık verip bir geçimsizlik sebebi olarak görüyorum, yuvamın huzurunu bozuyorum? O nasıl anlayış gösteriyorsa benim de benzeri şekilde anlayış gösterip sabretmem gerek.

Daha da derinleştirmeye başladı düşüncesini:

– Demek beni doldurup kızdıran nefsimmiş, nefsime kuvvet veren şeytanımmış ki, evimde huzurumu kaçırıp yuvamı yıkma kızgınlığına itiyor beni. Karar verdi kendi kendine:

– Ey şeytan! Bundan sonra boşuna vesvese verme bana, uymayacağım çünkü sana. Benim şaşmaz örneğim Allah’ın Rasûlünün (sav) halifesi Hazret-i Ömer olacaktır. Ben, ondan daha hiddetli ve şiddetli olabilir miyim?

Kayıtlı
Oguzhan
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 76


« Yanıtla #1 : 10 Mart 2009 - 17:55 »

Yaratılıştan gelen hissilik.. İşte bütün tılsım burada... Sevgiv kadar, sabır ve saygıda göstermeliyiz eşlerimize.

bir anektod;
Bir filmde izlemiştim. bir mafya babası tarzında adam, arabada giderken silahıyla ugrasıyor. Arabada iki de damı var onlara da bagırıp cagırıyor. O esnada telefonu calıyor, arayan eşi. konuştukça konuşuyor, adam dnliyor, dinliyor.. bu esnada yanındaki adamları gülümsüyor. telefonu kapatınca söylediği söz ilginç mafya adamının, kendi anlayışında uğraşı alanında da bi o kadar orjinal;
'Kadınla silah arasında ki fark nedir..? Birisine susturucu takabilirsiniz, birisine ise asla...'  Wink


Tabi bu işin birazda hiciv bölümü. Genç denilebilecek yaşta evlenmiş bir hemşehriniz olarak, eşime hep saygı duydum, paylaşımlarımız hep üst düzeyde oldu. Bunun neticesinde 3,5 yıldır mutlu huzurlu bir yuvamız var. Rabbim hepimizin hayatında huzuru daim kılsın...
Kayıtlı

''Sevdamız Türkiye, Sevgilimiz Bozkır''
Sayfa: [1]   Yukarı git
 
Gitmek istediğiniz yer: