tamertaner
Yeni Başlayan
Çevrimdışı
Mesaj Sayısı: 52
|
|
« : 19 Kasım 2008 - 11:49 » |
|
SAYIN DEREİÇİ BELEDİYE BAŞKANI SOSYAL DEVLET DEMEK, DEREİÇİ HALKINI SUSUZ BIRAKMAK MI DEMEKTİR?
İlçemiz Bozkır geçtiğimiz haftalarda yılların birikmiş ve harman olmuş sorun yumaklarının bir araya gelmesi gibi sorunlu ve sıkıntılı günler yaşadı ve halende yaşamaktadır. İşte bu sorun yumaklarından bir tanesi ilçemiz Bozkır'a bağlı Dereiçi kabasının içme suyu ihtiyacını karşılayan iki adet su sondajının yaklaşık bir ay önce arıza yapması neticesinde kasaba halkı, haftalardır hatta aylardır susuzluk çilesi çekmekte ve su ihtiyaçlarını binbir zahmet ve çilekeşlerle kilometrelerce ötelerden at - eşşek ve katırlarla evlerine su getirme dertlerine düşmüşlerdir. Hemde bu sert kışın en soğuk olduğu yağmurlu ve çamurlu günlerde....
İlçemizde yerel yayın yapan Bozkır Postası Gazetesi muhabirleri çilekeş Dereiçi Kasabası halkının aylardır çektiği ızdırap ve çileleri yerinde görmek için geçtiğimiz aylarda Dereiçi Kasabasına gitmişler, bizzat suların akmamasına sebep olan gelişmeleri yerinde inceleme imkanına sahip olmuşlardır. Yaşanan su sorununun çözüm yeri olan Dereiçi Kasabası Belediye Başkanı Tahsin Durmazer'e, "suların niçin akmadığı" konusunda da sorular sorup, bilgi alma imkanına da sahip olmuşlardır. Durmazer, muhabir arkadaşa konuyla ilgili yaptığı açıklamada; “Yaklaşık bir ay önce kasabamızın merkezinde bulunan iki adet sondaj aynı anda arıza yapmıştı. Belediye olarak, kendi imkânlarımız ölçüsünde arızayı giderdik. Fakat bu mevcut sondajlarımızda ki su çok yetersiz olduğundan sürekli arıza açarak su pompalarımızı yakmaktadır. Su sıkıntısı yaşayan Dereiçi Kasabasını, içme suyu sorunundan kurtarmanın tek çaresi Göksu Çayı kenarına sifon kuyu kazarak ve saniyede onbeş litre akan kaynak suyunu da birleştirerek kasabaya vermektir. 2008 yılında BELDES adı altında gelen parayla da DSİ’den izin alarak ancak sifon kuyu ve üzerinin binasını yapabildik. Dereiçi Belediye başkanı olarak ‘Yolsuz, susuz köy ve kasaba kalmayacak’ diyen Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Konya milletvekillerine tekrar tekrar seslenmek istiyorum. Bizlerin bu çaresizlikten kurtulmasının tek yolu, bu projemizi hayata geçirmektir. Projemizi belediye imkanlarıyla gerçekleştirmemiz mümkün değildir. Projeyi hayata geçirmek için belediyemize kaynak aktarılması gerekmektedir. Aksi takdirde kasabamız yıllar boyu su sorununu sürekli yaşayacaktır" şeklinde konuşmuştur.
Peki Dereiçi Belediye Başkanımız Sayın Tahsin Durmazer'e sormak istiyorum; Siz Belediye Başkanlığına adaylığınızı koyarken yada koymadan önce, yönetici seçileceğinizi ve bu kasabanın su sorunu olduğunu bilmiyormuydunuz da, şimdiye kadar niiçin projeler üretmediniz? Öte yandan başkent Ankara'da bugüne kadar Konya milletvekilleriyle görüşerek hiç lobi ve girişim faaliyetlerinde bulundunuzmu? Dereiçi'li birkaç vatandaşlarımızdan sitemize gelen maillerde, "sizin bu sıkıntıları bile bile Belediye Başkanlığına geldiğinizi ve Dereiçi halkınada su sorununa neşter vurmak için söz verdiğinizi" iddia ediyorlar. Tabi bu iddiaların, ne derece somut verilere bağlı olduğunu ben şahsen bilmiyorum ama ortada bir iddia ve saptama var. Elbette ortaya atılan bu iddiaların doğru yada yalan olduğunu sayın başkanımızın yapacağı inşallah açıklamalarla hepimiz öğreneceğiz. Sayın Başkanım, Dereiçi halkı, metrelerce ötelerde bu çağda ve bu kara kışta, eşeklerle ve atlarla sert kışın kendini hissettirdiği bugünlerde evlerine bir damla su götürme derdinde ve çabasında olduğundan bilginiz yada haberiniz varmı? Bu sert kışta Dereiçi halkına bu işkence insani mi yada vicdani mi? Veyahutta Allah'tan reva mı? Sosyal Devlet anlayışında yeri olmayan ve vatandaşa eziyet anlamına gelen bu uygulamanın geçmişten bugüne kadar sorumlusu kimler peki yada kimdir? Yada yılların ihmal edilen plansızlığın, koordinatsızlığın, sorumsuzluğun, ihmarkarlığın faturasını Dereiçi halkı çekmek zorunda mı? Artık ilgili makamlarda oturan başta Sayın Bozkır kaymakamımız ve Dereiçi Belediye Başkanımız sosyal devlet anlayışı ve görevleri gereğiyle kendi bölgesinde yaşanan bu su sorununa, biran önce el atıp, sorunun çözümü yolunda adımlar atmalıdırlar.
|