bozkir.net Bozkir Forum Arsivi 19 Nisan 2024 - 05:50 *
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz
Duyurular:
Mesaj yazmaya başlamadan önce Forum Kurallarını Okuyunuz.
 
 
Sayfa: [1]   Aşağı git
Gönderen Konu: Sonunda Bunuda Başardık! Bozkır, Hüseyin Dumru'ya Vefa Göstermeyerek Kendi Kales  (Okunma Sayısı 3650 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
tamertaner
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 52


Site
« : 29 Aralık 2009 - 15:41 »

SONUNDA BUNUDA BAŞARDIK! BOZKIR, HÜSEYİN DUMRU'YA VEFA GÖSTERMEYEREK KENDİ KALESİNE GOL ATTI!
Bozkır'ın sesini ülkemize ve dünyaya duyurulması için başarılı sosyal ve araştırma haberlerine ve organizasyonlarına imza atan ve Bozkır'da herkez tarafından sevilen ve sayılan araştırmacı Hüseyin Dumru, ortaya koyduğu kadir şinas çaba ve gayretlerinin iyi anlaşılamaması nedeniyle ve bazı Bozkır'lıların kendisine vefasızlık gösterdiğini öne sürerek, duygu dolu sitemlerde bulunarak Bozkır'a olan hizmet yarışından geri çekildi. İşte Hüseyin Dumru'nun kahreden ve üzüntü veren veda yazısı....





Çekiliyorum…
Bu güne kadar gönlümden geçenleri dilimin döndüğünce kelimeler döküp insanımıza hizmet etme gayreti içinde bulundum. Takdir edenler de oldu, tenkit edenlerde oldu, tehdit edenlerde oldu. Hepsinden Allah razı olsun. Çok şükür kimseye gönül kırgınlığımız yok.



Ben Bozkır coğrafyasını insanını hep sevdim. Çok sevdim. Belki bu sevgimin altında ki neden başka diyarları görmemiş olmamdır, belki doğduğum ve doyduğum yer olmamdandır bilemem ama netice itibari ile Bozkırı sevdim. Ve Bozkır için elimden geleni yapmaya çalıştım. Karınca hesabı varamazsam da yolunda damı ölemem dedim  ve kendimce mücadele verdim. Bugün, bir noktadan sonra, sadece benim çabamın tek başına hiçbir anlam ifade etmediğini düşünüyorum. Belki ben fikirlerimi yeterince ifade edemiyor insanları yanlış algılıyor ve yargılıyor olabilirim diye de düşünüyorum.Günümüzde artık her olgu popülüter algılayışın güdümünde mesafe kaydedebiliyor. Popülüter sisteme ayak uyduramayan ben ve benim gibi gönüldaşlarım ise her boşa çıkan çabanın sonunda birer birer çekiliyorlar kendi sinelerine. Bende çekiliyorum.


Bozkıra yönelik iki proje hedeflemiştim. Birisi Köy Köy Bozkır Fotoğraf Arşivi diye adlandırdığım bir proje idi. Bu projemi 2009 yılında bitirmeyi hedeflemiştim. Ama 3/1 anca oluşturabildim. Köyler birbirinden uzaktaydı, hafta içi sürekli çalışan bir insan için zaman çok kısa idi.. Vasıtam yok idi vs vs…Bütün bunları görmezden geldim. Lakin,, kimseden gerçek anlamda bir destek göremeyişim şevkimi kırdı. Fakat bundan vazgeçmiş değilim. Zamanım oldukça bu projeyi uygulamaya dökeceğim.


iğer projem ise Bozkıra yönelik geniş kapsamlı bir dergi çalışması idi ki. Alt yapısının tasarlanması  ve hazırlanmasında yardımlarını ve maddi manevi desteklerini beklediğim kişiler hakkında ki yanılgımın farkına varmam ile bu projeyi şahsım adına askıya aldım. Hedefim Bozkırın bilinmezlerini bilmek ve bildirmekti.. Lakin öyle olaylara  müdahil ve tanık oldum ki. Akşam sırtımı sıvazlayıp meydana salıp sabah kaçtığı yetmezmiş gibi beni düşman ilan edenler dahi oldu.. Bozkıra hizmet etmeye çalıştığım için tehdit edenler dahi oldu. Tehditlerle korkmadık tabiî ki yılmadık da. Lakin işin maddi boyutuna gelince bi-çar olup kala kaldım. Desteklerim diyenler mutlaka bir yerden nema peşine düştüklerini görünce midem bulandı. Netice, dergi işi birilerinin bir akşam yemeği parasının yokluğundan dolayı Titanice bindirilip okyanuslara gönderildi. Nede olsa Titanic batmaz.. Bütün bu olumsuz gelişmeleri toparlayıp değerlendirdiğim zaman yaptıklarımın ne bana nede vatana hayrı olmadığı kanaatine vardım.Ancak ve ancak boşuna yorulduğum kar kaldı yanıma.. Haa birde gurbetçilerimizden Fotoğraflarım için dua eden olduysa onların duası…

Yeni yıldan itibaren yolda gördüğü çukur için belediyeye dilekçe vermekle yetinen. Gördüğü haksızlıklar karşısında, herkezin vardır kendince bir hesabı diyen bir adam olmasa da avazının çıktığı kadar bağırıp sesini duyurmaya çalışan bir Hüseyin DUMRU da olmayacaktır. Bu güne kadar ola ki yazılarımdan sözlerimden kırılan incinen olduysa büyük küçük herkesten özür dilerim… Hakkınızı helal edin ve Allah’a emanet olun…

« Son Düzenleme: 31 Aralık 2009 - 00:46 Gönderen: tamertaner » Kayıtlı
bilgisayarci
Site Yöneticisi
******
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1642


Mustafa


Site
« Yanıtla #1 : 01 Ocak 2010 - 17:15 »

Hüseyin, namı diğer beyazyıldız kardeşimizin bu gidişi beni de üzdü. Bozkır'ın, Bozkır'a karşılıksız hizmet edecek insanlara ihtiyacı varken bu terkediş Bozkır için hiç iyi olmadı. Ama zenginlerimiz bu işe el atmaz da yalnızca "tüketme" sevdalısı olurlarsa, imkanı olmayanlar da emek veren insanları bir kez olsun "takdir ve tebrik" etmezlerse: bu gidiş ilk olmadığı gibi son da olmayacak...

Kardeşimiz ayrılış sebebini her ne kadar açıkça ifade etmemiş olsa da bu yolda geri döndüğü aşikar.

Buradan kendisine selamlarımı iletiyor, derdini bizlerle de paylaşmasını istirham ediyorum... Ayrıca haber arkadaşı Yakup(elementx) kardeşimize de büyük kolaylıklar diliyorum.

Selametle...
Kayıtlı

"Şu vahdet tarumar olsun!" deyip saldırma İslam'a;
Uzaklaşsan da imandan, cema'atten uzaklaşma.
M.Akif
AliRizaOzaslan
Aktif Üye
**
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 903


« Yanıtla #2 : 03 Ocak 2010 - 13:48 »


Bozkır'ın sesini ülkemize ve dünyaya duyurulması için başarılı sosyal ve araştırma haberlerine ve organizasyonlarına imza atan ve Bozkır'da herkez tarafından sevilen ve sayılan araştırmacı Hüseyin Dumru, ortaya koyduğu kadir şinas çaba ve gayretlerinin iyi anlaşılamaması nedeniyle ve bazı Bozkır'lıların kendisine vefasızlık gösterdiğini öne sürerek, duygu dolu sitemlerde bulunarak Bozkır'a olan hizmet yarışından geri çekildi. İşte Hüseyin Dumru'nun kahreden ve üzüntü veren veda yazısı....





Çekiliyorum…
Bu güne kadar gönlümden geçenleri dilimin döndüğünce kelimeler döküp insanımıza hizmet etme gayreti içinde bulundum. Takdir edenler de oldu, tenkit edenlerde oldu, tehdit edenlerde oldu. Hepsinden Allah razı olsun. Çok şükür kimseye gönül kırgınlığımız yok.



Ben Bozkır coğrafyasını insanını hep sevdim. Çok sevdim. Belki bu sevgimin altında ki neden başka diyarları görmemiş olmamdır, belki doğduğum ve doyduğum yer olmamdandır bilemem ama netice itibari ile Bozkırı sevdim. Ve Bozkır için elimden geleni yapmaya çalıştım. Karınca hesabı varamazsam da yolunda damı ölemem dedim  ve kendimce mücadele verdim. Bugün, bir noktadan sonra, sadece benim çabamın tek başına hiçbir anlam ifade etmediğini düşünüyorum. Belki ben fikirlerimi yeterince ifade edemiyor insanları yanlış algılıyor ve yargılıyor olabilirim diye de düşünüyorum.Günümüzde artık her olgu popülüter algılayışın güdümünde mesafe kaydedebiliyor. Popülüter sisteme ayak uyduramayan ben ve benim gibi gönüldaşlarım ise her boşa çıkan çabanın sonunda birer birer çekiliyorlar kendi sinelerine. Bende çekiliyorum.


Bozkıra yönelik iki proje hedeflemiştim. Birisi Köy Köy Bozkır Fotoğraf Arşivi diye adlandırdığım bir proje idi. Bu projemi 2009 yılında bitirmeyi hedeflemiştim. Ama 3/1 anca oluşturabildim. Köyler birbirinden uzaktaydı, hafta içi sürekli çalışan bir insan için zaman çok kısa idi.. Vasıtam yok idi vs vs…Bütün bunları görmezden geldim. Lakin,, kimseden gerçek anlamda bir destek göremeyişim şevkimi kırdı. Fakat bundan vazgeçmiş değilim. Zamanım oldukça bu projeyi uygulamaya dökeceğim.


iğer projem ise Bozkıra yönelik geniş kapsamlı bir dergi çalışması idi ki. Alt yapısının tasarlanması  ve hazırlanmasında yardımlarını ve maddi manevi desteklerini beklediğim kişiler hakkında ki yanılgımın farkına varmam ile bu projeyi şahsım adına askıya aldım. Hedefim Bozkırın bilinmezlerini bilmek ve bildirmekti.. Lakin öyle olaylara  müdahil ve tanık oldum ki. Akşam sırtımı sıvazlayıp meydana salıp sabah kaçtığı yetmezmiş gibi beni düşman ilan edenler dahi oldu.. Bozkıra hizmet etmeye çalıştığım için tehdit edenler dahi oldu. Tehditlerle korkmadık tabiî ki yılmadık da. Lakin işin maddi boyutuna gelince bi-çar olup kala kaldım. Desteklerim diyenler mutlaka bir yerden nema peşine düştüklerini görünce midem bulandı. Netice, dergi işi birilerinin bir akşam yemeği parasının yokluğundan dolayı Titanice bindirilip okyanuslara gönderildi. Nede olsa Titanic batmaz.. Bütün bu olumsuz gelişmeleri toparlayıp değerlendirdiğim zaman yaptıklarımın ne bana nede vatana hayrı olmadığı kanaatine vardım.Ancak ve ancak boşuna yorulduğum kar kaldı yanıma.. Haa birde gurbetçilerimizden Fotoğraflarım için dua eden olduysa onların duası…

Yeni yıldan itibaren yolda gördüğü çukur için belediyeye dilekçe vermekle yetinen. Gördüğü haksızlıklar karşısında, herkezin vardır kendince bir hesabı diyen bir adam olmasa da avazının çıktığı kadar bağırıp sesini duyurmaya çalışan bir Hüseyin DUMRU da olmayacaktır. Bu güne kadar ola ki yazılarımdan sözlerimden kırılan incinen olduysa büyük küçük herkesten özür dilerim… Hakkınızı helal edin ve Allah’a emanet olun…


Çekilmek çareyse bizlerde takip edelim.

Bu platform da Bozkır adına bildiğimiz doğruları seslendirmeye devam etmek en tutarlı yoldur.
Kayıtlı

Hamdım             Piştim            Yandım
beyazyildiz
Yeni Başlayan
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 163



Site
« Yanıtla #3 : 07 Ocak 2010 - 20:47 »

Güzel düşünceler güzel insanlardan çıkar. Güzel insanlara teşekkür ederim. Kim ne zaman Bozkır için faydalı bir işe yardımcı ararsa elbet koşar gideriz. Vazife ne ise yaparız. Lakin  kendimize vazife çıkarmaktan mümkün mertebe kaçınacağımdır sözlerimin özü...

Geçmişe dönüp baktığımda yalnız girdiğim mücadelelerden yine yalnız çıktığımı ve muvaffakiyetten uzak olduğumu gördüm. Bozkıra hizmet için hayatın ocağında biraz daha pişmek gerekiyormuş... Kendimi pişmeye bıraktım.. Sevenlere selam olsun..
Kayıtlı

Bozkır Ve Çevresine Ait Fotoğraflar Bulabileceğiniz Bir Site

www.onecek.com
Sayfa: [1]   Yukarı git
 
Gitmek istediğiniz yer: